YSK yurtiçi, yurtdışı ve gümrük kapıları sandıkları dahil Cumhurbaşkanı seçiminin resmî sonucunu açıkladı.
Bugün net verileri, YSK'nın resmi verilerine göre vermek gerekirse Erdoğan 27 milyon 133 bin 849 oy ile oyların yüzde 49.52'sini, Kılıçdaroğlu ise 24 milyon 495 bin 178 oy ile yüzde 44.88'ini aldı.
Oğan 2 milyon 831 bin 239 oy ile oyların yüzde 5.17'sini, İnce de 235 bin 783 oy ile oyların yüzde 0.43'ünü aldı.
İkinci turda geçerli oyların çoğunluğunu alan, cumhurbaşkanı seçilecek. Yurtdışı temsilcilikleri ve gümrük kapılarında oy verme işlemi 20 Mayıs'ta başladı ve 24 Mayıs’ta sona erecek. İki aday arasındaki yurtdışı oyları farkı 302 bin, gümrük kapılarında ise 24 binden biraz fazla.
Seçime katılım oranı yüzde 87.04 oldu. Katılım oranının yüzde 85'in altında olduğu 19 il bulunuyor. Bu illerin 14'ü, Kılıçdaroğlu'nun ilk turu önde bitirdiği iller. Diğer 19 ilin Gümüşhane ve Hatay dışında kalan diğer 17'si HDP'nin yüksek oy aldığı Doğu ve Güneydoğu Anadolu illeri.YSK’nın açıklamasında, milletvekili seçiminin kesin sonuçlarına yer verilmedi.
Yasaya göre, sonuçların açıklanmasını takip eden üçüncü günde TBMM’nin çağrısız olarak toplanması gerekiyor. Bu oturumda yemin töreninin de yapılması gerekiyor.İnsanlarla siyasi tartışmalara girip, tez çürütmeye çalışmak bence zaman kaybı. Ancak şunun da farkındayım ki; her ne kadar sevmezsem sevmeyeyim, politika, hayatımızı etkileyen bir şey.
Seçimler sonucunda milletvekilleri belli oldu. Seçilen vekiller daha mecliste yemin etmeden, yazı kaleme almak bana biraz acelecilik gibi geliyor. Dolayısıyla sıcağı sıcağına “şu şöyle, bu böyle” demeyi kendimce doğru bulmuyorum. Ve fakat seçilen vekillerimize hayırlı olsun diyor, başarılar diliyorum. İnşallah milletimiz için hayırlı olur…
Seçimin kazananı, kaybedeni kimdir? Bunu uzun uzun tartışabilir, konuşabiliriz. Herkes kendi penceresinden durum değerlendirmesi yapmıştır. Ben nispeten biraz daha farklı bir durumu ele alacağım.
Siyaset, 80'lerden sonra uğraşılması gereksiz bir şey olarak addedilip kitlelere apolitik olmanın yararları vaaz edildi ama siyasi görüş, kimliğin çok önemli bir parçası ve gündelik hayatın en kılcal yerlerine kadar pratikleri farklılaştırıyor.
Bana göre seçimin kaybedeni, araştırma ve anket firmalarıdır…
Seçim öncesi; seçim sonucunun nasıl olacağına dair yapılan anketlerin neredeyse tamamı doğru çıkmadı.
Yüzde 100 tahminin tutması mümkün değil, zaten kimse de böyle bir şey beklemez. Ama firmaların hepsi dersek yanlış olmaz, açıklanan sonuçlara yakın bir tahmin bile gelmedi.
Netice itibarıyla anket firmalarının yeniden yapılanmaya başladığı ifade ediliyor, nitekim öyle de olması gerekiyordu…
Peki neden tahminler tutmadı?
Birçok uzman isim, akademisyen şunu söylüyor; Türk toplumu önüne sandık geldiğinde sosyal bilimlerin ön gördüğü sebep sonuç ilişkisinde beklenen davranışı sergilemiyor. Bunu bir örnekle ete kemiğe büründürüp, yazımı noktalayayım; “Soğan mı vatan mı?” tartışmasını vatan kazandı. Çünkü bize göre, mevzubahis vatansa gerisi teferruat…